Kars'ta sabah çok erken oluyor.
3 gibi okunan sabah ezanı ve saat 4 gibi her yer aydınlık.
Bunlar da sıkıntıdan çekilmiş bir
kaç fotoğraf...
Otelin önünde Haydar Aliyev Parkı:
Şehrin sokaklarında koyun sürüleri:
Bahar'ı istemeyerek de olsa yalnız
bırakıp bir araçla Selim'e gidiyoruz. Polis merkezinde gerekli işlemleri
yaptıktan sonra Bahar'ın motorunu da alıp Kars'a kargo ofisine götürüyoruz.
Motosikletlerimiz çalışarak geldikleri
yolun dönüşünü bu kez bir kamyon kasasında yapacaklar:
Motorları emin ellere bıraktıktan
sonra kiralık aracı da alıp otele gidiyorum. Bahar'ı ve eşyaları da aldık
hedef Erzurum. Kars havaalanının tadilatta olması bizi Kars-Erzurum
yolunu yapmak zorunda bırakıyor.
Yolda Sarıkamış'a trafik bölge
amirliğine de uğrayıp kaza tespit tutanağını alıyoruz. Yalnız hastaneden
rapor almayı unutmuşuz, neyse ki Kars'taki yeni dostlarımız onu da alıp
sonradan bize İstanbul'a ulaştıracaklar.
Kars-Erzurum yolunda otomobil içinden
çekilmiş bir kaç kare daha:
Ve nihayet 24 saatlik acılı bölümün
sonu. 5 günde gittik 5 saatte geldik. İstanbul'dayız.
Hemen ameliyat ve omuz tekrar yerli
yerinde, küçük kırıklarıyla birlikte bir süre daha acıyacak ama olsun.
Bileğin alçısı da düzeltilmiş durumda.
Bu seneki gezimiz gerçekten de ucuz
atlatılmış bir kaza ile noktalanıyor.
Pes etmek yok, gezinin devamı seneye
inşallah.
Bu arada bizi zor anlarımızda yalnız
bırakmayan gerçek ailemiz SuperEvaRiders'a teşekkür etmeden yazıyı
bitirmek olmaz. Çok uzaklarda Kars'ta telefonla da olsa bize destek olan,
dönüşümüzü organize eden, İstanbul'a geldikten sonra bizi ilk geceden itibaren
hastanede yalnız bırakmayan tüm dostlara sevgiler. Tek tek isim yazmak
zor ama uzaktan ilk yardım hizmeti sunan Sabit'e, Kars'tan İstanbul'a dağılmadan
dönmemizi sağlayan Rauf'a, yaptıkları organizasyon ile Bahar'ın bir an
önce ameliyata alınmasını sağlayan ve bu sırada kendi işlerini bir kenara
itip bir an olsun yanımızdan ayrılmayarak büyük destek olan Sedef ve Temel
Ağabey'e, havaalanında bizi karşılayarak yardımcı olan MeSa, Timsah ve
Bora'ya, sıkıntı olabilecek durumlarda hızır gibi yetişen sevgili penHakan'a
özellikle teşekkürler. Yaptığı kuryelik için Timsah'a ayrıca bir teşekkür
daha.
Dedik ya bu sefer arkası yarın oldu,
o yüzden de "Doğu Anadolu Bölüm 1" ismini verdik geziye. İnşallah
devamı seneye, "Doğu Anadolu Bölüm 2"de görüşmek üzere...
Bu da tüm gezinin rotası:
|